Kadim İran Turu

İstanbul Havalimanı’nda saat 08:00’de buluşma ve check-in işlemlerini tamamlama.
Mahan Hava Yolları W5113 seferi ile saat 11:00’de hareket. Yaklaşık 3 saatlik uçuş sonrası yerel saat ile 14:30’da Tahran’a varıyoruz. Varışımızın ardından özel aracımızla birlikte rehberimiz bizleri karşılıyor ve şehre transferimizi gerçekleştiriyor, panoramik şehir turumuza başlıyoruz. Tahran’ın simge yapıları eşliğinde kısa bir keşiften sonra akşam yemeğimizi alıyor ve otele transfer oluyoruz. Tahran’ın modern ve tarihi dokusunu panoramik olarak keşfedeceğimiz bu turda Azadi Kulesi, Milad Kulesi, Golestan Sarayı, Ulusal Mücevher Müzesi ve Sadâbâd Sarayı güzergâhımız üzerinde dışarıdan görülecek başlıca noktalar arasında yer alıyor. Şehrin ana bulvarları ve simge yapıları eşliğinde Tahran’ın çok yönlü atmosferini panoramik olarak deneyimleme fırsatı buluyoruz.

Otelde alacağımız kahvaltı sonrasında ilk durağımız Rey şehri.Rey veya Şehr-i Rey, İran'ın Tahran Eyaleti'ne bağlıdır. Tahran kent sınırları içindedir ve Tahran şehrinin ilk kurulduğu yerdir. Büyük Selçuklu Devleti’nin kurucusu Tuğrul Bey Türbesi ilk ziyaret noktamız olacaktır. Ardından UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Gülistan Sarayı ve İran’ın modern döneminde önemli bir yere sahip Azadi Kulesini ziyaret ediyoruz.Günün devamında Tahran Havalimanı’na transfer oluyor ve Şiraz şehrine uçuyoruz.Varışımızın ardından akşam yemeğimizi alıyor ve ardından konaklamak üzere otelimize transferimizi gerçekleştiriyoruz.

Kahvaltının ardından sabahın ilk ışıklarıyla en etkileyici halini alan Pembe Camii (Nasır el-Mülk) ziyaretimizle güne başlıyoruz. Rengârenk vitraylardan süzülen ışıklar, camiyi adeta bir renk tüneline dönüştürüyor.
Ardından Şiraz’ın şiir dolu atmosferini hissetmek için Fars edebiyatının iki büyük ismine ait Hafız Türbesi ve Sadi Türbesi’ni geziyoruz. Bu iki büyüleyici bahçe, hem İran’ın edebi kültürünü hem de Şiraz’ın romantik ruhunu yansıtıyor.Günün devamında yerel yaşamı tanımak ve alışveriş yapmak için baharatçılar, halı dükkânları ve geleneksel el sanatlarıyla, Şiraz’ın kültürel dokusunu hissetmenin en iyi adresi olan Vakil Çarşısında serbest zaman veriyoruz.Serbest zamanın ardından akşam yemeğimizi alıyor ve otelimize dönüyoruz.

Kahvaltının ardından Şiraz’dan ayrılıyor ve Pers İmparatorluğu’nun en önemli iki tarihî mirasını keşfetmek üzere yola çıkıyoruz. İlk durağımız, Darius tarafından inşa ettirilen ve Ahameniş İmparatorluğu’nun tören başkenti olan Persepolis Antik Kenti (UNESCO). Devasa sütunları, kabartmaları ve kralların zafer sahnelerini betimleyen taş işçiliğiyle antik Pers ihtişamını gözler önüne serer. Ardından Büyük Kiros’un kurduğu en eski Pers başkentlerinden biri olan Pasargad (UNESCO) bölgesine geçiyoruz. Burada Kiros’un anıt mezarını ve antik saray kompleksinin kalıntılarını görerek Pers uygarlığının kuruluş dönemine tanıklık ediyoruz. Ziyaretlerimizin ardından çöl mimarisinin en özgün örneklerine ev sahipliği yapan Yezd’e varıyoruz. Kerpiç evleri, rüzgâr kuleleri ve dar sokaklarıyla ünlü Fahadan Eski Şehrinde kısa bir yürüyüş yapıyoruz.Akşam yemeğimizi alıyor ve konaklayacağımız otelimize yerleşiyoruz.

Kahvaltının ardından Zerdüşt geleneğinin iki önemli sembolünü ziyaret ederek güne başlıyoruz.
İlk durağımız olan Ateş Tapınağı, Zerdüşt inancında kutsal kabul edilen ve yüzyıllardır hiç sönmeden korunan “ebedi ateş”in bulunduğu kutsal mekândır. İçerideki ateşin kökeninin antik çağlara dayandığına inanılır ve Yezd’de yaşayan Zerdüşt topluluğunun ruhani merkezi olarak kabul edilir.Ardından şehrin eteklerinde yer alan Sessizlik Kulelerini görüyoruz. Bu yüksek yapılar geçmişte Zerdüştlerin defin geleneğinde kullanılmış; ölülerin kuşlar tarafından doğaya bırakıldığı “Dakhma” adı verilen özel yapılardır. Bölge, hem dini mimarisi hem de çöl manzarasıyla oldukça etkileyicidir. Sonraki durağımız Emir Çakmak Kompleksi. 14. yüzyılda Emir Celaleddin Çakmak tarafından yaptırılan bu mimari topluluk; görkemli üç katlı süslemeli giriş cephesi, tarihi camisi, hamamı ve su depolarıyla Yezd’in en karakteristik meydanlarından birini oluşturur. Özellikle gece aydınlatıldığında İran’ın en fotojenik alanlarından biridir.Ziyaretlerimizin ardından İran’ın en estetik şehirlerinden İsfahan’a doğru yola çıkıyoruz.Varışımızda şehrin ikonik simgesi olan Si-o-se-pol Köprüsü’nü panoramik olarak görüyoruz. 33 kemeriyle Zayende Nehri üzerinde zarif bir şekilde yükselen köprü, Safevi döneminin mühendislik ve estetik anlayışını en iyi yansıtan yapılardan biridir.
Akşam yemeği ve İsfahan’da konaklama.

Kahvaltının ardından turumuza, İran’daki en eski ve en önemli Selçuklu dönem eserlerinden biri olan Atiq (Cuma) Camii ile başlıyoruz. Avlusu, mihrapları ve farklı dönemlerde eklenmiş mimari bölümleriyle cami, İslam mimarisinin gelişimini yüzyıllar boyunca takip edebileceğiniz eşsiz bir yapıdır.Ardından dünyanın en etkileyici meydanlarından biri olarak kabul edilen, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Nakş-ı Cihan Meydanı’na geçiyoruz. Safevi döneminin başyapıtlarıyla çevrili bu muhteşem meydan, İsfahan’ın “dünyanın yarısı” olarak anılmasının nedenlerinden biridir. Meydanda ilk olarak çinilerinin ihtişamıyla ünlü Şah Abbas Ulu Camii’ni ziyaret ediyoruz. Ardından zarif mimarisi ve pastel tonlardaki mozaikleriyle dikkat çeken Şeyh Lütfullah Camii’ni görüyoruz. Bir sonraki durağımız, Safevi hanedanının yönetim merkezi olarak kullanılan, muhteşem terasından meydanı kuşbakışı izleme imkânı sunan Ali Kapu Sarayı. Meydan ziyaretlerimizin ardından Safevi döneminin estetik anlayışını en iyi yansıtan yapılardan biri olan Çehel Sütun (40 Sütun) Sarayı’na geçiyoruz. Sarayın büyük havuzundaki yansımasıyla “40 sütun” adını alan bu yapı; duvar freskleri, savaş sahneleri ve diplomatik kabul salonlarıyla Safevi sanatının en güzel örneklerini sunar.
Günün sonunda meydanın çevresindeki tarihi kapalı çarşıda halı, baharat, minyatür, bakır işçiliği ve geleneksel el sanatları için serbest zaman veriyoruz. Renkli atmosferiyle çarşı, İsfahan kültürünü yakından hissetmek için ideal bir noktadır.
Akşam yemeğinin ardından son gecemizi geçirmek üzere otelimize dönüyoruz.

Kahvaltının ardından Kaşan’a doğru yola çıkıyoruz. İlk durağımız, İran bahçe kültürünün en güzel örneklerinden biri olan, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Fin Bahçesi. Doğal kaynak sularıyla beslenen havuzları, çınar ağaçları ve geleneksel İran bahçe düzeniyle bu alan, Safevi ve Kaçar dönemlerinin en seçkin mimarisini bir arada sunar. Ardından Kaşan’ın en iyi korunmuş yapılardan biri olan Sultan Ahmed Hamamı’nı ziyaret ediyoruz. Renkli kubbe pencereleri, buğu camları ve hamam geleneğine dair ayrıntılarıyla bu yapı, İran sosyal yaşamına ışık tutan önemli bir örnektir.
Son olarak Borujerdi Evi’ne geçiyoruz. 19. yüzyılda ünlü bir tüccar ailesi tarafından yaptırılan bu geleneksel konak, rüzgâr kuleleri, aynalı salonları ve ince sıva işçiliğiyle Kaşan’ın konut mimarisinin zirve örneklerinden biridir. Ziyaretlerimizin ardından Tahran İmam Humeyni Havalimanı’na doğru yola çıkarak dönüş hazırlıklarımızı tamamlıyoruz. Mahan Hava Yolları'nın W5114 sefer sayılı uçuşu ile 17:15'te İstanbul'a doğru hareket ediyoruz.
Yaklaşık 3 saatlik bir uçuşun ardından 20:05'te İstanbul Havalimanı'na iniş yapıyor ve turumuzun sonuna geliyoruz.